Hayatta uçuk nedir bilmezken uçuksuz yapamaz oldum. Her daim dudağımın bir kenarında bir uçuk, görsen uçukla doğdum sanırsın. O denli bütünleştik.
Bu herpes simplex denen zibidi bir kere yerleşti mi bir daha ölsen çıkmazmış bünyeden. Çalışmak nedir bilmeyen, alkolik kocalar gibi kurulurmuş bir güzel, bir daha da kıpırdamazmış yerinden. İt!
Bu sorunun kökenini bulmak için çocukluğuma indim ve şu sonuca vardım;
Annem evde hayvan beslememe izin vermediğinden (Hayvan derken kedi, köpek, fil, maymun, kaplan vb. beslemek istedim. Kuş, balık falan olsa sorun değil, izin verirdi onlara.) ben de kokmayan bulaşmayan (Çelişkili bir ifade oldu sanki. Bulaşmayan virüs?!) minik bir hayvan olan virüslerde bulmuş olabilirim çözümü.
Sokak kedisinin virüs camiasındaki muadili olan herpes simplex, benim karşılayamadığım kedi ve diğer tüylü hayvanlar isteğimin temsili milis kuvveti olabilir.
Bir gizemi daha çözdüm, gururluyum!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder